Sık kullanılan emir kelimeleri şunlardır :
Go (Git)
Help (Yardım et.)
Come (Gel)
Wait (Bekle)
Come in! Have a cup of tea. (Gel! Bir fincan çay al.)
Turn left at the post office. (Postanede sola dönün.)
Aşağıdaki kelimeler emir kelimesidir , fakat genellikle daha fazla bilgi vermek gerekir.
Help! (Yardım edin! )
Help me! (Bana yardım edin!)
Help me with my suitcase. (Bavulum için bana yardım edin.)
Daha nazik olmak için emir cümlesinin sonunda lütfen kelimesi kullanılır.
Help me with my suitcase, please. (Lütfen, bavulum için bana yardım edin.)
Hurry up, please. We're late. (Lütfen, acele edin. Biz gecikiyoruz.)
Come here, please. (Lütfen, buraya gelin.)
Listen to me, please. (Lütfen, beni dinleyin.)
Don't be late. (Gecikme.)
Don't forget your books! (Kitaplarınızı unutma!)
Don't wait for me. (Beni bekleme.)
- Talimat verirken emir cümlesi kullanırız.
Turn right at the corner. (Köşede sağ dönün.)
Don't forget your passport. (Pasaportunuzu unutmayın.)
- Uyarı yaparken emir cümlesi kullanırız.
Look out! There's a car coming. (Dikkat edin! Bir araba geliyor.)
Be careful! That box is very heavy. (Dikkatli olun! O kutu ağırdır.)
- Öğüt verirken emir cümlesi kullanırız.
Have a rest. You look tired. (Dinlenin. Yorgun görünüyorsunuz.)
Take a coat. It's cold today. (Palto giyinin. Bugün hava soğuktur.)
Don't see a that film. It's terrible! (O filmi seyretmeyin. Korkunçtu.)
- İnsanlardan bir şey yapmasını isterken emir cümlesi kullanırız.
Come in please, and sit down. (Lütfen, gel ve otur.)
Listen to this song. It's wonderful. (Bu şarkıyı dinleyin. Harikadır.)
Pass the butter, please. (Lütfen, tereyağını verin.)
- Bir şey yapılmasını teklif ederken emir cümlesi kullanırız.
Have another orange juice. (Başka portakal suyu al.)
Make yourself a cup of coffee. (Kendinize bir fincan kahve yapın.)
- Dileklerimizi söylerken emir cümlesi kullanırız.
Have a good trip! (İyi gezintiler!)
Have a nice holiday! (İyi tatilller!)