will / 'll | INFINITIVE | |
I | will | stop. (Duracağım.) |
POSITIVE | (Olumlu) | |
Full form (Tam yazılımı) | Short form (Kısa yazılımı) | |
Singular (Tekil) | I will go. (Gideceğim.) | I'll go. |
You will go. (Gideceksiniz.) | You'll go. | |
He/she/it will go. (Gidecek.) | He's/she's/it'll go. | |
Plural (Çoğul) | We will go. (Gideceğiz.) | We'll go. |
You will go. (Gideceksiniz.) | You'll go. | |
They will go. (Gidecekler.) | They'll go. | |
|
||
NEGATIVE | (Olumsuz) | |
Full form (Tam yazılımı) | Short form (Kısa yazılımı) | |
Singular (Tekil) | I will not go. (Gitmeyeceğim.) | I won't go. |
You will not go. (Gitmeyeceksiniz.) | You won't go. | |
He/she/it will not go. (Gitmeyecek.) | He/she/it won't go. | |
Plural (Çoğul) | We will not go. (Gitmeyeceğiz.) | We won't go. |
You will not go. (Gitmeyeceksiniz.) | You won't go. | |
They will not go. (Gitmeyecekler.) | They won't go. |
SINGULAR : (Tekil :) | Will I | go. (Gidecek miyim?) | |
Will you | go. (Gidecek misiniz?) | ||
Will he / she / it | go. (Gidecek mi?) | ||
PLURAL : (Çoğul :) | Will we | go.(Gidecek miyiz?) | |
Will you | go.(Gidecek misiniz?) | ||
Will they | go.(Gidecekler mi?) |
Gelecekte olmasını beklediğimiz şeylerden bahsederken -will- kullanırız.
My father will be fifty years old tomorrow. (Babam yarın elli yaşında olacak.)
Jane will love your new dress. (Jane yeni elbisesini sevecek.)
He's a good manager. He won't make any mistakes. (O iyi bir yöneticidir. Hata yapmayacak.)
Gelecek hakkında soru sorarken -will soru kalıbı- kullanırız.
Will they win this game? (Bu oyunu kazanacaklar mı?)
Bir şeyi yapmaya karar verdiğimizi belirtmek için -will- kullanırız.
Örneğin telefon çaldığı zaman şöyle söyleriz:
I'll answer it. (Ona cevap vereceğim.)
A: Does anyone want to come with me tonight? (A: Herhangi biriniz bu gece benimle gelmek ister mi?)
B: Yes, I'll come. (B: Evet, ben geleceğim.)
Başkalarına bir şey yapmak için sorulmasında ve söylenmesinde -Shall I....? - veya -I'll ... kullanırız.
Shall I make you a cup of coffee? (Size bir fincan kahve yapayım mı?)
I'll make you a cup of coffee. (Size bir fincan kahve yapacağım.)
Bir önerimiz olduğunda -Shall- kullanırız.
Shall we see a film tonight? (Bu gece film seyredecek miyiz?)